Üç Kadın Üç Hayat Üç Kadın Üç Hayat

Tarım alanındaki nüfus, sanayi bölgelerine akınca, kentlerde yoğunlaşan kent nüfusunun yarattığı yeni sorunlara, yeni kurumlarla yeni çözümler üretme ihtiyacı doğdu. Bizde de böyle oldu. Cumhuriyetin başlarında, nüfusumuzun %80’i köylerde yaşıyorken, bugün ülke nüfusunun %80’i artık kentlerde yaşıyor.  

Osmanlı döneminde “Belediye” sözcüğü ilk kez, 1869’da çıkarılan “Dersaadet İdare-i Belediye Nizamnamesi” ile dilimize girmiş oldu.  Ondan önce belediye yerine,  “Şehremaneti” belediye başkanı yerine de “Şehremini” sözcükleri kullanılıyordu. Yani yaşadığımız şehri emanet ediyoruz… Kime? Şehremini denen, şehrin en emin en güvenilir insanına...

İşte, şimdi biz seçmenler; 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan seçimle,  ilimizi, ilçemizi, köy ne mahallelerimizi yönetecek o emin ve güvenilir insanları bulup işbaşına getirmek için yerel seçime gidiyoruz. Belediye yönetimi, bir “tek adam” yönetimi değildir. Bu bir kadro işidir. Bu nedenle, belediye başkanları kadar, onların listelerinde yer alan belediye meclis üyelerinin de emin ve güvenilir insanlar olmaları beklenir.

Dünyanın bugün içinde bulunduğu sosyo-ekonomik Konjonktürün dayattığı Neo-liberal politikalar, bizi de etkilemiş ve devlet, ekonomik alandan elini çekerek, bu alanı özel sektöre bırakmış ve böylece, anayasada tanımlanmış olan “sosyal devlet” olma konumundan hayli uzaklaşmış görünüyor. Devletin boşalttığı bu yerel yatırım ve sosyal yardımlaşma alanını günümüzde belediyeler dolduruyor. Bu yüzden hiçbir dönemde belediyeler, bu kadar önemli olmamıştı.

Belediyeler, artık kendi kendilerini yöneten, kendi gelir kaynaklarını kendileri yaratan, devasa kurumlara dönüşmüştür. Böyle olunca, yönetime olan talep de o oranda yüksek olmakta ve belediye başkanlığı için çok sayıda aday, çok büyük harcamaları göze alarak, seçim yarışına katılmaktadır.   En küçük yerel yönetim birimi olan köy ve mahalle muhtarlığı için bile bu kadar çok adayın ortaya çıkması bundandır.

Mustafakemalpaşa’da adaylar sahaya inmeye başladılar. Yakında, seçim büroları açılınca, daha da politik bir ortama girmiş olacağız. Adayların bir hizmet yarışı anlayışı içinde centilmence yarışmalarını bekliyoruz. Kırıp dökmekten, rakibini karalamaktan çok, kendi projeleri ile ortaya çıkmalarını, kendilerini böyle ifade etmelerini bekliyoruz. Hangi siyasi partiden gelirse gelsin, seçildikten sonra,  tüm ilçe halkının başkanı olduğu bilinciyle hareket etsin ve bunu sadece söylemleriyle değil eylemleriyle de bizlere açıkça göstersin. Beklentimiz budur…

Her başkan adayının ve meclis üyeliği için başvuran adayların, bu seçim öncesinde: “Belediyenin kuruluşunu, organlarını, yönetimini, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarını düzenleyen” 03.07.2005 tarih ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nu okumaları yararlı olacaktır. Unutmayalım ki; trafik ve motor eğitimi almayan ve bunu, girdiği sınavdaki başarısıyla kanıtlamayan hiçbir şoför adayına ehliyet verilmez. Hani, hep “eğitim şart” diyoruz ya

Belediye kanununun, “Belediyenin görev yetki ve sorumlulukları” başlıklı 3. Bölümünde yazılanlar hakkıyla yerine getirildiğinde, zaten belediye görevini yapmış olacak. Çağdaş belediyecilik anlayışına göre belediyemizin; demokratik, katılımcı, şeffaf, hesap verilebilir, hizmette eşitlikçi, toplu taşımacılığı ve toplu konut anlayışını önceleyen, gençlere, yaşlılara, kadınlara, engelli bireylere yakın olan; eğitime, bilime ve kültüre her koşulda destek olan bir belediye olmasını diliyoruz.

Bu dileklerle; şu ana kadar adaylıkları resmen açıklanmış olan; tüm belediye başkan adaylarımıza ve onlarla kader birliği yaparak yola çıkmış olan meclis üyeliği başvurusunda bulunan tüm adaylara başarılar diliyoruz.

Mustafakemalpaşa Belediye Başkan Adayları:

Ahmet Beygirci: Cumhur İttifakı

Burak Çelik : Saadet Partisi

Burak Gökmen: Memleket Partisi

Ceyhan İnci: Büyük Birlik Partisi

Emine Güven: Zafer Partisi

İsa Söğüt: İYİ Parti

Özlem Bayraktar: DEVA Partisi

Şükrü Erdem: Cumhuriyet Halk Partisi

Editör: Haber Merkezi